Kan bir canlının vücudundaki en önemli organdır. Dolayısıyla kan basıncı da büyük önem taşımaktadır. Kan basıncı sürekli olarak çalışan ve dolaşım sisteminde bulunan kanı vücuda pompalayan kalpte meydana gelir.
Damarların içinde belli bir oranda oluşan basınç damar iç basıncı olarak da geçmektedir. Peki, kan basıncı nedir?
Kan Basıncı Hakkında Genel Bilgi
Kalp toplamda 4 odacıktan oluşur ve 1 dakikada 5 litre kan pompalar. Kalbin üst 2 odacığına atriyum, alt odacıklarına da ventriküm denir. Pomplanan kan atriyumlardan kalbe girer ve sağ ventriküle aktarılır.
Kalp kasıldıkça kan oksijelenebilmek için akciğere ve gönderilir ve orada temizlendikten sonra kalbe gönderilir. Daha sonra kasılan kalp ile elde edilen kan sağ ventrikülden akciğere ve sol ventrikülden de aort damarına pompalanır.
Kalbin kasılmasıyla üretilen temiz kan vücuda kan basıncı ile gönderilir. Kısaca kan basıncı atardamalar içinde oluşur. Kan basıncı aynı zamanda damarların genişlemesini de sağlar.
Kalp kasıldıkça boşluk oluşur ve kana basınç uygulanır. Bu basınç ile kan akımı devam etmiş olur. Kalp kanı pompaladıkça basınç oluşmaya devam eder. Peki çeşitlerine göre kan basıncı nedir ? bunları inceleyelim.
Sistolik Kan Basıncı
Kan basıncı çeşitlerinden biri sistolik kan basıncıdır. En yüksek seviyede olan kan basıncına verilen isimdir. Yani kalp kasılırken kan damarlarında oluşan basınç en yüksek seviyeleri görür.
Buna halk arasında büyük tansiyon da denir. Ortalama olarak 120-130 mmHg değerindedir. Ancak bu değer kişiden kişiye değişebilir.
Genel olarak iyi bir durum değildir, çünkü farklı sağlık problemleriyle beraber ya da kişinin yaş almasıyla damar esnekliğinin kaybetmesi sonucunda ortaya çıkar.
Diyastolik Kan Basıncı
Kalpte günde ortalama 100 bin kez kan pompalar. Kalp kasılırken sistolik basınç oluşur, buna ek olarak kalbin her 2 atımı arasında damarlara bir miktar basınç uygulanır.
Kalp kasılırken kan basıncı uygulanır, bununla beraber de damarlar genişler. Kalp atarken kana basınç uygulandıkça kan akımı devam eder. Damarın genişlemesiyle beraber artan basınç diyastolik basınç olarak adlandırılır. Buna halk arasında küçük tansiyon adı da verilir. Yaklaşık 70-90 mmHg aralığında bir değerdedir.
Kan Basıncı Ölçümü
Kan basıncı sifgmomanometre ile ölçülmektedir. Ancak genelde halk arasında tansiyon aleti kullanılır. Fakat diğer cihaz ile daha doğru sonuçlar elde edilir. Sfigmomanometre cihazında dirseğin iç kısmından 2,5-3 cm yukarı yerleştirtilir.
Stetoskop da manşonun altına yerleştirilir ve bastırılır. Daha sonra 20-30 mmHg düşecek şekilde havası boşaltılır. Hava boşaltılırken de ses çıkar, ilk duyulan ses sistolik kan basıncıdır. Sesin duyulmadığı zaman çıkan değer ise diyastolik kan basıncıdır.
Ölçüm 2 dakika ara ile toplamda 3 kez yapılır. Eğer kişinin kan basıncı 130/85 mmHg değerinden küçük çıkarsa yılda 2 kere ölçülmesi yeterlidir. Eğer ki 130-139/58-89 mmHg aralığında çıkarsa senede 1 kez yeterli olur. Ancak 140159/90-99 mmHg arasında çıkarsa 2 ayda bir ölçüm yapılmalıdır.
Kan Basıncı Ölçümü Esnasında Dikkat Edilmesi Gerekenler
Kan basıncı ölçülürken bazı noktalara dikkat edilmelidir. Çünkü ölçümler kişinin genel sağlık durumu ile alakalıdır. Doğru ölçümler kişinin tansiyonunu takip edebilmesi için oldukça önemlidir.
Doğru kan basıncının bilinmesi için dikkat edilmesi gerekenler;
- Ölçümden yarım saat önce egzersiz yapılmamalı, yemek ve kafeinli içecekler tüketilmemeli ve sigara içilmemelidir
- Ölçüm kıyafet üzerinden yapılmamalıdır
- Ölçümden 5 dakika önce kişi istirahat etmelidir
- Ölçüm esnasında hareket edilmemeli ve konuşulmamalıdır
- Bu sayede ideal kan basıncı değeri de bulunabilir.